Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ve iletişim cihazlarının da artması hayatımızın her alanına etki etmektedir. Bu artışın elbette hukuk sistemine de yansıması söz konusudur.

Sosyal medya hesapları üzerinden borç ilişkisinin ispatı belki de bundan yıllar önce kimsenin aklına bile gelemeyecek iken gelin bu durumu birlikte değerlendirelim.

Tarafların arasındaki borç ilişkisi yazılı şekilde ispat edilemez ve borçlu da borcunu Facebook mesajı ile kabul ettiyse bu mesaj ispat için kullanılabilir mi?

  • Sorunun cevabı ise elbette ispat edilebilir.

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 15.02.2016 tarihli 2015/14813 e. Ve 2016/2351 karar sayılı kararı bu konuda emsal niteliği taşımaktadır. Kararın özeti ise şöyle;

“Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davalının fatura bedelinin bir kısmını ödediğini, bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, faturada müvekkilinin imzasının bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı asil duru
şmada, malların teslim edilmediğini, Facebook mesajlarının kendisine ait olduğunu, mesajlarda geçen 11.000,00 TL’den borçlu olduğunu kabul yönünde beyanının bulunmadığını, davacının alacağını mahkemede ispatlaması halinde ödeyeceğini söylediğini beyan etmiştir.

Mahkemece toplanan delillere göre; dava konusunun miktarı itibariyle davacının teslim olgusunu kesin delille ispatlaması gerektiği, bu nitelikte bir delil bildirmediği, yemin teklifinde de bulunmadığı, davacının teslim olgusunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 

Davalı tarafça gönderilen 01.11.2013 tarihli Facebook mesajlarında davalının “11.000,00 TL’lik borcuma ödeme planı çıkarsınlar ve ben de ödemeye başlayayım.” şeklindeki beyanları açıkça borcu kabul anlamında yorumlanmalıdır. Davalı anılan mesajların kendisi tarafından çekildiğini inkar etmediğine göre 6100 sayılı HMK’nun 199. maddesi anlamında belge niteliğinde kabulü gereken mesajlar doğrultusunda akdi ilişkiyi de inkar etmeyen davalının borcu açıkça kabul ettiği gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Emsal nitelikli karar da göz önüne bulundurulduğunda sosyal medya araçları ve her türlü iletişim aracı ile borç ilişkisinin ispatı mümkündür. Emsal nitelikli bu Yargıtay kararını dikkate alarak borçlunun borcunu inkâr etmesi sonucu alacağını tahsil edemeyen alacaklılara borç ilişkisinin ispatı için bir yol daha hukuk sistemimize yerini aldı.