İş hukukuna göre işçilerin ücretin ödenme süresi en geç 1 aydır. Fakat iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi durumunda bu sürenin 1 haftaya kadar düşürülmesi mümkündür. Eğer işçinin ücreti zamanında ödenmiyorsa işçilerin iş bırakma hakkı da dahil olmak üzere çeşitli hakları bulunur. Gelin, işçilerin maaşını alamaması durumunda sahip olduğu haklara ve yapabileceklerine birlikte bakalım.

Maaşını Alamayan İşçinin Hakları

Maaşını alamayan işçilerin hakları 4857 sayılı İş Kanunu’nun ilgili hükümlerinde belirtilmiştir. Ücret ödeme gününün üzerinden 20 gün geçmiş olmasına rağmen maaşı herhangi bir mücbir sebep bulunmaksızın ödenmeyen işçinin işi durdurma hakkı bulunur. Bu süreçte işi durduran işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi ya da yerine yeni bir işçi alınması söz konusu değildir. Ayrıca işçinin maaşının ödenmemesi, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesini mümkün kılar.

Burada önemli noktalardan biri de şudur: Maaşları sürekli olarak düzenli şekilde ödeyen firmalarda istisnai bir durum veya mücbir sebep nedeniyle maaşın bir kereye mahsus geç yatması durumunda işçinin iş sözleşmesini feshetmesi dürüstlük kuralına aykırıdır. Fesih hakkı ancak maaşın ödenmediği, eksik ödendiği veya sürekli olarak geç ödendiği durumlarda devreye girecektir.

Yukarıdaki hallerin meydana geldiği durumlarda işçinin iş sözleşmesini feshederek kıdem tazminatı alacağını, yıllık izin alacaklarını, fazla mesai alacaklarını, ücret alacaklarını, hafta tatili ücretlerini ve genel tatil süreleri için doğan alacakları talep etme hakkı bulunur.

İşçi Ücretlerinin Ödenmesiyle İlgili Esaslar

İşçiye en geç 1 ay içinde ödenmesi gereken maaşlar banka aracılığıyla ve TL olarak ödenmelidir. Eğer bir iş yerinde 5 kişiden az çalışan varsa ödemelerin elden yapılması mümkündür. Döviz ile ödeme yapan işletmeler Borçlar Kanunu’nda belirtilen kur üzerinden TL ile ödeme yapmalıdır. Maaş ödemesi sırasında işçilerin fazla mesai gibi tüm ücret alacakları da ödenmelidir.

Maaşını Alamayan İşçinin İzlemesi Gereken Adımlar

İşçiler maaşlarının ödenmemesi, eksik ödenmesi veya sürekli olarak geç ödenmesi gibi durumlarda şu adımları izlemelidir:

  • İşverene bir ihtarname göndermek ve maaşın ödenmesi gereken zamanda ödenmediğini, bu nedenle kanuni haklarını kullanacağını beyan etmek,
  • Kıdem tazminatı talep etmek üzere iş sözleşmesini feshetmek,
  • İş sözleşmesinin feshiyle birlikte kıdem tazminatı, yıllık izin alacakları, hafta tatili ücretleri, fazla mesai alacakları ve genel tatil ücretleri gibi işçinin almaya hakkı bulunan tüm alacakları talep etmek,
  • Maaşın 20 gün boyunca istisnai veya mücbir sebeplerle ödenemediği durumlarda iş görme yükümlülüğünden kaçınmak.

İşçi tüm bu adımları kendi başına ilerletebileceği gibi bir avukata vekalet vererek sürecin hızlanmasını da sağlayabilir.

Maaşını Alamayan İşçi Nereye Başvurmalı?

Maaşını alamayan işçi yetkili İş Mahkemesine başvurarak dava açmalıdır. Eğer işçi haklı fesih hakkını kullanacaksa maaşının ödenmediğini ispat etmelidir. İş davaları ortalama 1 yıl sürmekle birlikte bu süre davanın kapsamına ve ilgili mahkemelerin yoğunluk durumuna göre değişiklik gösterebilir.

Maaşını alamayan işçiler istifa etmeksizin doğrudan işi bırakabilecekleri gibi işverenlerine ihtarname de çekebilir. İhtarname çekilmesi zorunlu olmamakla birlikte işverenlerin maaşı ödemesi için teşvik edici olabilir. Ancak maaşın yine de ödenmemesi durumunda işçiler hukuki haklarını kullanmalıdır. Ancak bir dava açmadan önce arabulucuya başvurulmalıdır.

İş Davalarında Arabuluculuk

2018 yılında kabul edilen 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile birlikte iş anlaşmazlıklarıyla ilgili konularda dava açmadan önce bir arabulucuya başvurma zorunluluğu getirilmiştir. Bu nedenle davaların bir arabulucuya başvurmadan açılması durumunda davanın reddedileceği ifade edilmiştir. Arabuluculuk başvuru süreci ise şöyle işler:

  • Arabuluculuk hizmeti adliyelerde bulunan arabuluculuk bürolarından veya özel hukuk bürolarından alınabilir. Ayrıca işçi ve işverenin ortak bir arabulucuyla anlaşması da mümkündür.
  • Arabuluculuk başvuruları UYAP Vatandaş Portalı üzerinden yapılabilir.
  • Adliye veya hukuk büroları aracılığıyla yapılan başvurularda, başvuru formlarının eksiksiz bir şekilde doldurularak elden teslim edilmesi gerekir.
  • UYAP üzerinden yapılan başvurularda istenen tüm bilgilerin sistem üzerinden eksiksiz bir şekilde doldurulması gerekir.

Arabulucu, işçinin ve işverenin anlaşmasını sağlayabilir. Ancak bir anlaşmanın olmaması durumunda düzenlenen bir son tutanak ile dava süreci başlatılır. Bir anlaşma olmadığına dair düzenlenen tutanağın dava dilekçesine eklenmesi gerekir.

İş Mahkemelerinde Dava Süreci

İşçi ve işveren arasında bir anlaşma olmadığı durumlarda işçinin dava açma hakkı bulunur. Fakat davanın arabuluculuk tutanağı düzenlendiği andan itibaren 2 hafta içinde açılması gerekir. Aksi halde işçi dava açma hakkını kaybeder. Eğer işçi kıdem ve ihbar tazminatı için de dava açacaksa, bu davanın süresi işçinin işten ayrıldığı tarihten itibaren 10 yıldır. Dava süreci İş Mahkemesi tarafından yürütülmekle birlikte İş Mahkemesinin bulunmadığı bölgelerde davalar Asliye Hukuk Mahkemesinde görülür.

İş Davalarını Sizin İçin Yönetelim!

Eğer çekmiş olduğumuz ihtarnameye rağmen işvereniniz maaşınızı ödememekte ısrar ediyorsa, bir arabuluculuk hizmeti almanız ve anlaşmanın olmaması durumunda bir iş davası açmanız gerekir. Ağartan Hukuk, Danışmanlık ve Arabuluculuk Bürosu olarak tüm iş davalarını sizin yerinize yönetiyoruz. Arabuluculuk işlemlerinin başlamasından evrak toplama süreçlerine, vekaletname işlemlerinden dava başvurularına kadar bütün bir süreçte yanınızda oluyor, sorunlarınızın çözüme kavuşmasına katkıda bulunuyoruz.

İşçi ve işveren uyuşmazlıklarının çözümünde uzman arabulucu kadromuzla birlikte yer alıyoruz. Siz de maaşınızı alamıyor ve bu nedenle hem bir arabuluculuk hem başvuru süreci başlatmak istiyorsanız hemen şimdi bizimle iletişime geçebilirsiniz.